Aşık Mahzuni Şerif
Asıl adı Şerif Çırık olan Mahzuni Şerif, 1940 yılında ,Kahramanmaraş'ın Afşin İlçesi'nin Berçenek Köyü'nde dünyaya gelir. Okul çağı geldiğinde köyü Berçenek'te ilkokul olmadığı için Elbistan'ın Alembey Köyü'nde bulunan Lütfü Efen di Medresesi'nde Kur'an kurslarına giden Mahzuni Şerif, böylece eski yazıyı da öğrenmiş, ilköğrenimini ancak 1956 yılında köyüne ilkokul yapılmasıyla tamamlayabilmiştir.

12 yaşından itibaren amcası Aşık Fezali (Behlül Baba)'den saz çalmayı öğrenen Mahzuni Şerif, Alevi yol ve erkanı ile tasavvuf bilgisini Şakir ve Cırık Baba'dan öğrenmiştir.
Cırık Baba, saz çalıp nefesler de söyleyen bu kara kuru mahcup delikanlıya "Mahzuni" mahlasını vermiştir.
Bir yandan Mahzuni mahlasıyla deyişler çalıp söylerken bir yandan da Mersin'de Astsubay Okuluna devam eder. 1960 yılında Ankara Ordu Donatım Teknik Okulu'na devam ederken düzeni eleştiren şiirleri O’nu okuldan attıran belgeler olur.

Artık Mahzuni'nin mekanı, ozanların buluştuğu muhabbet sofralarıdır. Ankara'da elinde sazı sık sık usta aşıkların sofralarına konuk olur. Daha 18 yaşında İmam Hüseyin'e yazdığı mersiyesi karşısında kendisinden yaşça büyük olan ozanların takdirini kazanmıştır. Mahzuni Şerif, ismini yeni yeni duyurduğu yıllarda Aşık Veyselve diğer ünlü ozanlar tarafından tanınıyordu. Mahzuni Şerif, ilk plağı "İşte Gidiyorum Çeşmi Siyahım"ı yaptığı 1967 yılında henüz yirmili yaşlarının başındaydı.

“İnsan merkezli” dünya görüşünü halk diliyle anlatan, ilk dinleyişte basit gibi algılanabilecek konuları aslında halk felsefesinin incelikleriyle bezeyip bunları şiirinde rahatça işleyebilen güçlü bir ozan...İçli deyişlerini kuvvetli mızrabıyla bütünleştiren, etkili sesiyle sözünü bu unsurlara ekleyen, bir söz ustası olmanın yanında gelenekten aldığı müzik birikimini günün koşullarına göre işlemeyi başarmış ender ve öncü âşıklardan..


Mahzunî’yi anlatmak için çok söze gerek var mı? “Benim söylediklerim ne ise ben oyum” diyor bir sözünde... Bir sanatçıyı en iyi anlatan onun eserlerdir.

Aşık Mahzuni’nin 17 yaşında yaptığı ilk evliliğinden 1, İtalyan asıllı Sovina (Suna) ile yaptığı ikinci evliliğinden 3 ve Üçüncü eşi Fatma Hanım’dan ise 4 çocuğu olur. 40 yılı aşan sanat yaşamının ardından 17 Mayıs 2002’de doğduğu ülkeden binlerce kilometre uzaklıkta Köln’de yaşama veda eder Âşık Mahzunî Şerif.